Anadolu Sağlık Sen Genel Başkanı Necip Taşkın, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) 2025 yılı Kasım ayı enflasyon verilerine ilişkin değerlendirmelerde bulunarak sert eleştirilerde bulundu. Taşkın, açıklanan rakamların “her ay izlenen filmin yeni versiyonu” olduğunu belirterek şaşırmadıklarını ifade etti.
TÜİK ve ENAG birbirinden farklı veri açıklıyor
TÜİK, 2025 Kasım ayı enflasyonunu
Aylık: %0,87
Yıllık: %31,07
olarak duyurdu.
Akademisyenlerden oluşan Bağımsız Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) ise aynı dönem için:
Aylık: %2,13
Yıllık: %56,82
oranlarını açıkladı.
“TÜİK’in güvenilirliği ve itibarı korunmalıdır”
TÜİK’in bir kamu kuruluşu olduğunu hatırlatan Taşkın, kurumun güvenilirliğinin korunmasının önemli olduğunu vurgulayarak yöneticileri bu konuda daha hassas olmaya çağırdı.
Taşkın, vatandaşların doğru bilgiye ulaşma hakkının Anayasal hak olduğunu belirtirken, çarşı–pazar fiyatları ile TÜİK verileri arasındaki farkın toplumda ciddi güvensizlik oluşturduğunu ifade etti.
“Enflasyon verileri düşük gösteriliyor”
Taşkın, memur maaşlarına uygulanan 8. Dönem Toplu Sözleşme hükümlerini hatırlatarak şu açıklamalarda bulundu:
“2026 yılının ilk 6 ayı için %11, ikinci 6 ayı için %7 zam yapılacak. Bunun üzerine enflasyon farkı eklenecek. Ancak kamu çalışanlarının büyük bölümünde, uygulanan sıkı para politikası nedeniyle enflasyon farkının düşük verilmesi amacıyla rakamların aşağı yönlü gösterildiği görüşü hakim olmaya başladı.”
Taşkın şu ifadeleri kullandı:
TÜİK verilerine inanmak mümkün değildir.
Bu oranlar, kamu çalışanlarının ve emeklilerin beklentilerinin çok altındadır.
Bu tablo, memur ve memur emeklilerinin enflasyon altında ezdirilmesi anlamına gelmektedir.
Dar ve sabit gelirli kesim yoksullaşmakta, geçim sıkıntısı büyümektedir.
Kurumlara duyulan güven ciddi biçimde zedelenmektedir.
“Memur ve emeklilerin insanca yaşayabilmesi için enflasyonun üzerinde artış yapılmalıdır”
Taşkın, temel ihtiyaç fiyatlarının artmasına rağmen maaş artışlarının yetersiz kaldığını şu sözlerle ifade etti:
“TCMB, 2025 yılı enflasyon beklentisini %29’dan %33’e çıkardı. Ancak gıda, akaryakıt, enerji başta olmak üzere her kaleme gelen zamlarla birlikte memur ve emeklinin geçinebilmesi mümkün değildir.”
Taşkın’a göre memurların zorunlu giderleri olan:
gıda
kira
ulaşım
elektrik
doğalgaz
okul masrafları
gibi kalemlerde ciddi artışlar meydana geldi ve mevcut maaş artışları bunları karşılamaktan çok uzak.
“Refah payı verilmelidir”
Açıklamasının sonunda Taşkın, memur ve emeklilerin ekonomik kayıplarının telafi edilmesi için enflasyonun üzerinde artış yapılması ve refah payı verilmesi çağrısında bulundu.

