Ambulans Şoförüne 2 Yıl Hapis

Gazimağusa Ağır Ceza Mahkemesi, 2015 yılında, Kalecik Kavşağı’ndaki keskin virajda, kullandığı ambulansın direksiyon hakimiyetini kaybederek kaza yapan ve ambulanstaki hasta Havva Şenyiğit ile hemşire Havva İlkay Kurteli’nin ölümüne neden olan Salih Aygan’ı 2 yıl hapse mahkum etti.

Fatma Şenol’un başkanlığında Kıdemli Yargıç Ayşen Toroslu ve üye Yargıç Hazan Aksun’dan oluşan Gazimağusa Ağır Ceza Mahkemesi heyetinin oybirliğiyle aldığı kararı Kıdemli Yargıç Ayşen Toroslu açıkladı. Kıdemli Yargıç Ayşen Toroslu, aleyhindeki davalardan suçlu bulup mahkûm ettiği trafik sicili temiz Salih Aygan’ın süratinin pervasız bir sürat olmadığına bulgu yaparak, sanığın süratini hastaneye hasta yetiştirme kaygısıyla artırdığına dikkat çekti.

Karar oturumunda, İddia Makamı Başsavcılık adına Savcı Serhan Bundak, sanık Salih Aygan ve sanığı temsil eden Avukat Öner Şerifoğlu hazır bulundu. Öte yandan, Gazimağusa ve İskele bölgesindeki 112 Acil Servisi’nde görev yapan birçok sağlık görevlisi, sarı yeleklerini giyerek, kararın okunacağı mahkeme salonuna geldi ve okunan kararı merakla dinledi.

“Görevdeyken, devlete ait araçla suç işledi mülayim ceza verin” Mahkumiyetin açıklanmasının ardından Savcı Serhan Bundak, sanığın, sabıkası bulunmadığını belirtti.

Mahkemeye hafifletici nedenleri sunması için söz verilen sanık avukatı Öner Şerifoğlu ise, kaza tarihinde 34, bugün 39 yaşında olan, 20 yılı aşkın araç kullanma tecrübesi olan sicili temiz sanığın, 2007 yılından beridir ambulans şoförü olduğunu ifade etti.

Öner Şerifoğlu, bahse konu kazanın Kasım 2015’te meydana gelip, sanığa 2017’de yazılı dava tebliğ edildiğini, davanın Şubat 2018’de ağır ceza mahkemesine havale edilip, davanın dinlenmesine Ekim 2019’da başlandığını belirterek, “Davada gecikme var. Bu sanık lehine ciddi bir hafifletici unsurdur” dedi.

Şerifoğlu, hayatını kaybedenlerin terekelerinin ve desteklerine muhtaç kişilerin, İskele Mahkemesi’ndeki açtıkları davalarının neticelendiğini ve Sağlık Bakanlığı aleyhine hüküm kabul edilerek, bu davaların geri çekilip mağduriyetin ortadan kaldırıldığını ifade etti. Sanığın bahse konu kazada ciddi şekilde yaralandığına vurgu yapan Öner Şerifoğlu, şöyle devam etti: “Sanık kamu işçisidir ve bu yargılanma haricinde disiplin soruşturmasına tabi olacak.

Sanık bu kazada hem mesai arkadaşı hem de akrabası olan Havva İlkay Kurteli ile ambulansta taşıdığı hasta Havva Şenyiğit’in hayatını kaybetmesiyle ömür boyu vicdan yükü taşıyacak. Kazada ölen her iki şahsın kemerlerinin bağlı olmayışı da ölümlerine katkı koydu.

Ambulans aracın taşıyabileceği yolcu sayısının iki olmasına karşın, ambulansın arkasında yolcu taşındı.” Öner Şerifoğlu, içerisinde eksiklikler olan ambulansın, kazanın elim şekilde sonuçlanmasına katkı koyduğunu sözlerine ekledi ve mahkemeden görevini yerine getirirken devlete ait araçla konu suçu işleyen sanığa mülayim ve adil bir ceza takdir edilmesini istedi.

“Ölümlü kazalar ülkede kanayan yara” Feci kaza sonrası ehliyetine el konulan sanığın işlemiş olduğu suçların yasada ciddi hapislik cezası öngördüğüne vurgu yapan Kıdemli Yargıç Ayşen Toroslu, meseleyle ilgili tüm hususları dikkatli ve titizlikle değerlendirdiklerini belirtti. Kıdemli Yargıç Ayşen Toroslu, suçun neticesinin ağırlığına vurgu yaptıktan sonra, ölümle neticelenen trafik kazalarının sayısında artırılan cezalara karşın azalma olmadığını ifade ederek, “Ölümle neticelenen trafik kazaları her geçen gün artıyor. Bu kazaların önlenmesi için, cezaların artırılması tek başına yeterli değildir. Devletin ilgili ve yetkili makamlarınca yol güvenliğini sağlaması gerekir.

Bunun yanı sıra da toplum bilinçlendirilmelidir” dedi.

Önü kesilemeyen kazaların toplumda ciddi endişe yarattığına vurgu yapan Ayşen Toroslu, bu kazalar nedeniyle birçok kişinin zarar gördüğünü, tarifsiz acılar yaşadığına değindi ve bu suçlardan mahkûm olan kişilere kamu yararı gereği, etkin ve caydırıcı ceza verilmesi gerektiğini anlattı. Ayşen Toroslu, davanın olgularını titizlikle incelediklerini yineledikten sona, şöyle dedi: “Her davanın kendine has özellikleri vardır, ceza verilirken bu özellikler dikkate alınmalıdır.

Huzurumuzdaki meselede yapılan duruşma neticesinde, sanık aleyhine getirilen 4 davadan mahûum olmuştur.

Kazaya sanığın ani dikkatsizliği değil, sanığın gerekli dikkat ve ihtimamı göstermeden, ihtiyatsızca, aceleyle halka tehlike teşkil edecek süratte, viraja geldiğinde süratini salim hadde indirmeden araç sürmesi neden olmuştur.

Sanığın viraj olan bir mahalde, kendisine direksiyon hakimiyetini kaybettirerek aracın tamamen kontrolden çıkmasına ve iki takla ve iki yan yatmasına sebep olacak süratte araç kullanması ve trafik kuralları hilafına viraj veya kavşağa geldiğinde süratini salim hadde indirmemesini sanık aleyhine ağırlaştırıcı faktör olarak ele aldık.

Bu kaza neticesinde iki kişi vefat etmiş, Belgin Tansu da kaza neticesinde hafif şekilde yara almıştır.” Avukatın iddiasına göre kazada ölen kişilerin emniyet kemerlerinin bağlı olmadığı iddiasını değerlendiren Ayşen Toroslu, Emniyet Kemeri Yasası’na göre, görev ve ekip çalışması durumunda acil müdahalede bulunan sağlık ekiplerinin emniyet kemeri takmasından muaf olduğunu anımsatarak bu hususun hafifletici sebep olamayacağını belirtti.

“Ambulans insan taşır, emniyeti sağlanmalı” Kıdemli Yargıç Ayşen Toroslu, ambulans araçlarının insan taşıdığı için, bu araçların gerekli emniyeti sağlanması gerektiğine vurgu yaptı ve bu araçların gerek kaydı gerekse donanımlarının güvenli olması için, ilgili makamların azami ihtimamı göstermesi gerektiğini söyledi.

Ayşen Toroslu, bu hususların kazanın oluşumuna etki göstermese de, gerekli tedbirlerin alınması gerektiği üzerinde durduktan sonra, “Değerlendirmelerimiz ışığında, kaza, sanığın süratli araç kullanması, viraja geldiğinde süratini salim hadde indirmemesi, dikkatsiz ve ihmalkarane araç kullanması ve trafik kurallarının riayetsizliğinden olduğuna bulgu yaptık. Konu suçların ülkenin kanayan yarasıdır. Sanığa oy birliğiyle hürriyeti bağlayıcı bir ceza vermeyi uygun ve adil bulduk” dedi.

Birçok yargıtay kararlarına değinen Ayşen Toroslu, huzurlarındaki meselenin tüm benzer nitelikli davalardan ayrıldığına vurgu yaptı ve ekledi: “Davada kazaya methaldar araç ambulans, sanık da kamu görevini ifa eden bir ambulans sürücüsüdür.

Ambulans, en kısa sürede en güvenli şekilde, yasalar tahtında, yolda sahip olduğu öncelik hakkıyla hastayı emniyetli şekilde hastaneye yetiştirmelidir.

Dolayısıyla sanığın sürati pervasız bir sürat değildi. Sanık, hasta yetiştirme kaygısıyla bu sürate ulaştı.” Ayşen Toroslu, sanık lehine olan hususları lehine aleyhine olan hususları aleyhine değerlendirdikten sonra, heyetinin göreve başladıktan hemen sonra itham edip yargılanmasına başladığı, kaza sonucu ciddi yara alan sicili temiz sanığı oy birliğiyle 2 yıl hapse mahkûm ettiklerini açıkladı. “Yasa yoksa, aciliyet de yok!” Gazimağusa ve İskele bölgesindeki 112 Acil Servisi’nde görev yapan birçok sağlık görevlisi, meslektaşları Salih Aygan’a destek için, Gazimağusa Kaza Mahkemesi önünde toplandı. Sağlık çalışanları, “Yasa yoksa, aciliyet de yok!” diyerek, ilgilileri bir an önce göreve davet etti.

Ambulans şoförleri ayrıca, Kuzey Kıbrıs’ta fabrika çıkışlı ambulans bulunmadığına dikkat çekerek, ülkedeki ambulansların Van araçlardan çevirme olduğuna dikkat çekti. Sağlık çalışanlarına destek veren Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası (KTAMS) Başkanı Güven Bengihan, büyük özveriyle görevlerini yürüten sağlık çalışanlarının, yasalar tarafından korunmadığını söyledi.

Başkan Güven Bengihan, “Sonuçları ağır olan kazanın üzerinden 5 yıl geçti. Buna rağmen, benzer kazaların yaşanmaması için hiçbir tedbir alınmadı, hiçbir düzenleme geliştirilmedi.

Arkadaşlarımız, adeta kelle koltukta görev yapıyor” dedi.

Güven Bengihan, sağlık ekiplerinin standardın altında ambulanslarla taşıdıkları hastaları, en hızlı ve en güvenli şekilde hastaneye yetiştirme gailesi çektiğini ifade etti ve şöyle devam etti:

“Sağlık çalışanlarının görevi can kurtarmaktır. Bunu yaparken, süratli araç kullanmaları kaza yapmak için değil, can kurtarmak içindir.

Olası kaza anında, sağlık çalışanları yasalar tahtında korunmalı. Bunun için gerekli olan yasal düzenleme derhal hayata geçirilmelidir.

Hayat kurtarayım derken, hapis cezası almak adil değildir.

Yetkililer yasaları düzenlemelidir ki sağlık çalışanları görevlerini huzurla yapsın.” Bengihan, ayrıca, ihalede yaşanan sıkıntı nedeniyle, ülkeye getirilen birçok donanımlı ambulansın, Lefkoşa’daki bir galeride bekletildiğini hatırlattı.

Kaynak : Sedef BOŞNAK / kibrisgazetesi.com